26 Mart 2010 Cuma

KÖYÜMÜN DİLİ ŞİİRİ

KÖYÜMÜN DİLİ

Köyümüzde şudur ana dilimiz
Bunu duyda ibret al derler köyde
Öğrenmek istersen bakmayla olmaz
Şöyle üç beş yıl kal derler köyde

Dilimiz dönüyor hemen her tarza
Kapsalığa kıçkat, kilide zırza
Tembele sifli, bozuğa arza
Çeşidi çoksa bol derler köyde

Boğaza gedik, engine çökük
Eksiğe noksan, yırtığa sökük
Gölde elleşirken koytanda mekik
Bulmak için suya dal derler köyde

Fidana çitil, ölçeğe şinik
Bebeğe sabi, yavruya enik
Ayrana katık, sos ise anık
Her türlü yemeğe, bal derler köyde

Leğene teşt denir, bohçaya çıkın
Topaca lilliş unutma sakın
Mengile, samıya sambağa takın
Ona koşulana, mal derler köyde

Kuruya kıraç, nemliye ıslak
Plana müşevre, kurguya taslak
Hıyar çöllemeyi etmişsen meslek
Hırsızlık yerine, çal derler köyde

Güzele tavatır, çirkine tipsiz
Deliye duzsuz, huysuza vetsiz
Burası köy ya olmuyor it’siz
Onun yemeğine yal derler köyde

Ovaya düzlük, yamaca yörep
Ziyana zarar, örene harap
Kış günü giyilir dizleme çorap
Kar atan alete, hal derler köyde



Kepçeye çomça, süzgece kevgir
Çarşafa örtü, havluya peşkir
Eşeğe eşşek, atlara beygir
Bırak yularını, sal derler köyde

Kavgaya dövüş, şamataya hır
Gerçeğe sahi, hatalara çur
Şakaya mahsus muhabbete şor
Hepsi tamam ise ful derler köyde

Sürahiye bocit, tabağa sehen
Nerede sorusunun cevabı ahan
Kazmaya megel çapaya kehân
Nohudu paklayı, yol derler köyde

Kıl ipi çekilir kurulur ıstar
Kirkit ile ona çekilir mastar
Yere yaygı olan hasırı göster
Halıya kilime, çul derler köyde

Mürsel’im de derki geçmişi düşün
Borca veresiye, nakide peşin
Şu yalan dünyada ölünce eşin
Yüzüne bakıpta, dul derler köyde

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder